Bu makalede Frithjof Schuon’un dinî çeşitlilik karşısında, “dinlerin aşkın birliği” diye tabir ettiği çoğulcu teorisi incelenmiştir. Schuon dinî çoğulculuğu, dinleri mutlak Hakikat’in tecellî ettiği semboller veya suretler sayan batınî ontolojik modele dayanarak savunmaktadır. Buna göre, bütün dinler, mutlak Hakikat’i belli coğrafî-kültürel şartlarla uyum içinde tezahür ettirip belli bir surette ifade etmek bakımından eşit hükümdedir. Bütün dinlerin ilahî inayetçe belirlenmiş yayılma alanları vardır, hepsi religio perennis (perenniyal din) denilen ortak bir özün örnekleridir. Tanrı bütün insanların tanrısı olduğu halde, bugüne kadar hiçbir dinin bütün insanlarca benimsenmemiş olması, hiçbir dinin yegâne hak din sayılamayacağını gösterir. Schuon’un mevzisinin kabul edilebilir olması, onun Tanrı ve dinler arasında kurduğu ontolojik ilişkinin açıklama gücüne bağlıdır. Oysa Tanrı ve dinler arasında kurulacak ontolojik ilişki, Schuon’un kendisinin de kabul edemediği sonuçlara götürmektedir. Ayrıca muhtelif dinlerin akidelerindeki farklılık, onların aynı türün farklı şartlarda ortaya çıkan örnekleri olarak görülmesini imkansız kılmaktadır
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|