Özet:

The New Generation War is a kind of war in which the state loses the main role in the war, which does not take place at a certain time and ground, which makes the sides shy, where the periods of war and peace cannot be distinguished from each other, and where the fact of victory becomes uncertain. This type of war is also mentioned in literature with different names, with small nuances of differences between them. But in this study the changing nature of the war will be studied under the title "New Generation War". War is a threat to security first and foremost, and changes in the nature of war make it necessary to reflect on the security phenomenon. The aim of this action is first to explain the change in threats to public security in a environment in which the New Generation War doctrine is discussed and to explore the "new" elements of threats to public security. At the beginning of the threat to public security, terrorism comes. Terrorism is also a phenomenon that turns up the discussion of the New Generation War with the September 11 attacks. In other words, the New Generation War began to be discussed and discussed more after a terrorist attack. The second goal of working with this movement is the new generation war tactics of terrorism? Is the new generation of war and terror the same? Or is terror alone a kind of war? Find answers to questions in form. The findings from this study based on the literary research method indicate that the threats to public security in the New Generation War environment expand to cover climate change, migration and cyber threats; that the threats to public security have become systematic, i.e. security threats in many ways; that terrorism is not the same fact as the New Generation War and is a strategy of the New Generation War and one of the many weapons in the warehouse of the New Generation War.

Anahtar Kelimeler:

Özet:

Yeni Nesil Savaş; devletin savaştaki başat rolünü kaybettiği, belirli bir zaman ve zeminde gerçekleşmeyen, tarafları muğlak olan, savaş ve barış dönemlerinin birbirinden ayırt edilemediği ve zafer olgusunun belirsizleştiği bir savaş türüdür. Bu savaş türü literatürde, aralarında küçük nüans farklılıklarının olduğu farklı isimlerle de anılmaktadır. Ancak bu çalışmada savaşın değişen doğası “Yeni Nesil Savaş” başlığı altında incelenecektir. Savaş öncelikle güvenliğe yönelik bir tehdittir ve savaşın doğasındaki değişim güvenlik olgusu üzerinde de yeniden düşünmeyi gerekli kılar. Bu savdan hareketle çalışmanın amacı ilk olarak, Yeni Nesil Savaş doktrininin tartışıldığı bir ortamda kamu güvenliğine yönelik tehditlerin değişimini açıklamak ve kamu güvenliğine yönelik “yeni” tehdit unsurlarını incelemektir. Kamu güvenliğine yönelik tehdit unsurlarının en başında terör olgusu gelmektedir. Terör ayrıca, 11 Eylül saldırıları ile Yeni Nesil Savaş tartışmasını hararetlendiren bir olgudur. Bir başka deyişle Yeni Nesil Savaş, bir terör saldırısından sonra daha çok konuşulup tartışılmaya başlanmıştır. Buradan hareketle çalışmanın ikinci amacı da terörün Yeni Nesil Savaş’ın bir taktiği mi? Yeni Nesil Savaş ile terör aynı olgu mu? Yoksa terör başlı başına bir savaş türü mü? Şeklindeki sorulara cevap aramaktır. Literatür araştırması yöntemine dayanan bu çalışma sonucunda ulaşılan bulgular, Yeni Nesil Savaş ortamında kamu güvenliğine yönelik tehditlerin iklim değişikliği, göç ve siber tehditleri kapsayacak şekilde genişlediği; kamu güvenliğine yönelik tehditlerin sistemik, yani güvenliği birden çok açıdan tehdit eden unsurlar haline geldiği; terörün Yeni Nesil Savaş ile aynı olgu olmadığı ve Yeni Nesil Savaş’ın bir stratejisi ve Yeni Nesil Savaş’ın deposunda bulunan birçok silahtan bir tanesi olduğuna işaret etmektedir.