Özet:

Sınıf içi iletişimin büyük bir kısmı beden dili vasıtasıyla nonverbal (sözsüz) olarak cereyan etmektedir. Ders içeriğinin ağırlıklı olarak verbal (sözlü) aktarıldığını düşündüğümüz durumlarda bile soyut kavramlardan somut kavramlara doğru nonverbal sinyallerde artış olduğunu gözlenmektedir. Bu çalışmada, öğretmenin bakışı, sınıfta duruşu, proksemik (kapalı alanda davranış), jest ve mimik, öğretmenin kendine olan güveni ve dili, derse olan etkisi açısından ele alınmaktadır. Heidemann\'ın hazırladığı öğretmenler için beden dili eğitimi programından önemli kısımlar tanıtılmaktadır. Ayrıca bu çalışmada, beden dilinin kişisel özellikler taşıdığı dikkate alınırsa, beden dili öğretilebilir mi, sorusuna cevap aranmaktadır. Öğretmenin ve öğrencilerin kaIn-class communication mostly occurs non-verbally by means of “body language”. During a classroom lesson, we can observe an increase of “non-verbal” signals of abstract terms rather than concrete terms even when the content of the lesson is verbal to a great extent. Here in this work, the following points will be dealt with regarding their consequences on the lesson: the way the teacher “looks” at the students, the teacher\'s posture in the classroom, his “procsemic”-behavior in the closed area, his gestures and mimics, his confidence in himself, and his style of speaking. Reference will be made to the importance parts of the program “Body Language Education for the Teachers” written by Heidemann.* An answer will be sought to the question whether “body language” can possibly be taught considering the fact that Öğretmen, beden dili, eğitimTeacher, body language, education Tam Metin

Anahtar Kelimeler: