Takas, karşılıklı, muaccel ve aynı cins iki borcun, taraflardan birinin irade beyanı ile az olan borç miktarınca sona erdirilmesidir. Borçlunun iflâsı, kural olarak, takasın ileri sürülmesi bakımından engel teşkil etmez. Türk Borçlar Hukuku’ndaki sistemden farklı olarak, borçlunun iflâsı hâlinde müflisin alacaklıları muaccel olmayan alacaklarını dâhi borçlarına karşılık takas edebilirler ve ayrıca konusu paradan başka bir şey olan alacakların da iflâsta paraya çevrilerek takasa konu olması mümkündür. Genel hükümler ile getirilen istisnaların yanında İcra ve İflas Kanunu’nda takası yasaklayan hükümlere de yer verilmiştir. Konkordatoda ise takas yasağına ilişkin iflasta geçerli olan takas hükümleri uygulanır. İflâsta takas yasağı yalnızca hamiline yazılı senetlere mahsus kılınmıştır. Hamiline yazılı senetler açısından zilyetliğin devrinin yeterli görülmesi bu senedin kime, ne zaman ve hangi amaçla devredildiğinin senet üzerinden tespitini imkânsız kılmaktadır. Bu nedenle, senet hamilinin senedi iflâstan önce mi yoksa sonra mı iktisap etmiş olduğunun tespitindeki güçlük, hamiline yazılı senetlerin takas yasağına tabi olmasına sebep olmaktadır. Beyaz ciro ile devredilmiş kambiyo senedi de hamiline yazılı senetler gibi takas yasağına tabi olmalıdır. Zira kanun koyucunun takas yasağını hamiline yazılı senetlerle sınırlandırması ve beyaz ciro ile devredilmiş senetleri hükmün kapsamına almaması, korunmak istenen menfaati gerçek manada sağlamaktan uzaktır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|