Necmuddîn ibn-i Sivâr b. İsrâil, on üçüncü asırda Dımeşk’te yaşamış bir Arap şairidir. Onun dîvânında dikkat çeken önemli konulardan biri ilâhi aşk/el-hubbu’l-ilâhi mevzusudur. Bu çalışmada, İbn-i Sivâr’ın şiirlerinde ilâhi aşkı nasıl ele aldığı incelenecektir. İbn-i Sivâr’ın dini ve dünyevi bakış açısının gelişmesinde, hocaları Ali el-Harîrî ile Sühreverdiyye Tarikatının kurucusu olan Ömer es-Sühreverdî önemli rol oynamaktadır. Çok genç yaştan itibaren şiirler yazmaya başlayan şair, ilk dönemlerinde methiye, mersiye gibi farklı konularda şiirler yazarken, İbn-i Arabî ve İbnu’l-Fârid gibi sufi şairlerden etkilenmesiyle birlikte daha çok tasavvufi şiirler kaleme almaya başlamıştır. Özellikle İbn-i Arabî’nin vahdet-i vücûd felsefesinden etkilenmiştir. Onun bu tarz şiirleri, bazı eleştirmenler tarafından beğenilmiş, tasavvufa temkinli yaklaşan diğer bazıları tarafından ise olumsuz eleştiriye maruz kalmıştır. İbn-i Sivâr’ı bir şair olarak kategorize etmek gerekirse onu sufi şairler grubuna dâhil etmek mümkündür. Bu yüzden onun şiirlerini daha iyi anlamak için bir takım tasavvufi bilgileri bilmek önemlidir. O, kasidelerinde hiciv, kendisi ile övünme, hakaret, alaya alma ve kınama gibi konulardan kaçınmıştır. Lirik tarzda kaleme aldığı şiirlerinde yaratıcısına olan sonsuz aşkını edebi bir üslupla ifade etmiştir. İlahi aşkı anlatmaya çalışırken çoğu defa sembollerden ve gazel türünün ıstılahlarından faydalanmıştır. Onun şiirlerinde insana, eşyaya, kâinata nefret ile değil sevgi ve muhabbetle bakma esastır. Çünkü ona göre kâinat, bir ayna misali yaratıcının mutlak güzelliğini yansıtmaktadır. Övgü, aşk, tasvir içerikli şiirlerinin çoğunda, dönemindeki şairlerde olduğu gibi, ağırlıklı olarak bedî sanatını kullanmıştır.
Necmuddîn ibn-i Sivâr b. İsrâil, on üçüncü asırda Dımeşk’te yaşamış bir Arap şairidir. Onun dîvânında dikkat çeken önemli konulardan biri ilâhi aşk/el-hubbu’l-ilâhi mevzusudur. Bu çalışmada, İbn-i Sivâr’ın şiirlerinde ilâhi aşkı nasıl ele aldığı incelenecektir. İbn-i Sivâr’ın dini ve dünyevi bakış açısının gelişmesinde, hocaları Ali el-Harîrî ile Sühreverdiyye Tarikatının kurucusu olan Ömer es-Sühreverdî önemli rol oynamaktadır. Çok genç yaştan itibaren şiirler yazmaya başlayan şair, ilk dönemlerinde methiye, mersiye gibi farklı konularda şiirler yazarken, İbn-i Arabî ve İbnu’l-Fârid gibi sufi şairlerden etkilenmesiyle birlikte daha çok tasavvufi şiirler kaleme almaya başlamıştır. Özellikle İbn-i Arabî’nin vahdet-i vücûd felsefesinden etkilenmiştir. Onun bu tarz şiirleri, bazı eleştirmenler tarafından beğenilmiş, tasavvufa temkinli yaklaşan diğer bazıları tarafından ise olumsuz eleştiriye maruz kalmıştır. İbn-i Sivâr’ı bir şair olarak kategorize etmek gerekirse onu sufi şairler grubuna dâhil etmek mümkündür. Bu yüzden onun şiirlerini daha iyi anlamak için bir takım tasavvufi bilgileri bilmek önemlidir. O, kasidelerinde hiciv, kendisi ile övünme, hakaret, alaya alma ve kınama gibi konulardan kaçınmıştır. Lirik tarzda kaleme aldığı şiirlerinde yaratıcısına olan sonsuz aşkını edebi bir üslupla ifade etmiştir. İlahi aşkı anlatmaya çalışırken çoğu defa sembollerden ve gazel türünün ıstılahlarından faydalanmıştır. Onun şiirlerinde insana, eşyaya, kâinata nefret ile değil sevgi ve muhabbetle bakma esastır. Çünkü ona göre kâinat, bir ayna misali yaratıcının mutlak güzelliğini yansıtmaktadır. Övgü, aşk, tasvir içerikli şiirlerinin çoğunda, dönemindeki şairlerde olduğu gibi, ağırlıklı olarak bedî sanatını kullanmıştır.
Necmuddîn ibn-i Sivâr b. Israel is an Arab poet who lived in Dimeşk in the thirteen century. One of the most important issues that attract attention in his divinity is the divine love/el-hubbu’l-ilahi position. In this study, we will explore how Ibn-i Sivâr addressed the divine love in his poems. In the development of the religious and worldwide perspective of Ibn Sivâr, the teachers of Ali al-Harîrî and Sûreverdiye Tarikatı's founder, Omer es-Sûreverdi, play an important role. From a very young age the poet began to write poems, in his early periods he wrote poems on different subjects such as methye, mercy, and with his influence from sufi poets such as Ibn Arabî and Ibn’l-Fârid, he began to take more tasavvufi poems. The Arabic religion is
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|