Anayasa basit bir normlar toplamından ibaret değildir aksine temelinde insan onuru yer alan ilkeler bütünüdür. İnsan onuru, hak ve özgürlüklerin temel paradigmasını teşkil etmektedir. Tüm hak ve özgürlükler gibi ifade özgürlüğü de insan onuruna yönelmektedir. Bu çalışmada üzerinde durulan temel husus Anayasa Mahkemesinin ifade özgürlüğü ekseninde hak eksenli yaklaşımında tutarlı bir içtihat ortaya koyup koymadığıdır. Bu yaklaşımıyla Anayasa Mahkemesinin hukuku değiştirdiği kanaati doğmuştur. Hukukun değiştirilmesi insan onuruna yönelen ilkelerin varlığı veya eksikliği yanında uygulamaya tam olarak aktarılmaması şeklinde de ortaya çıkabilmektedir. Anayasa Mahkemesi burada hak eksenli yaklaşımında tutarlı bir içtihadi mimari inşa etmemektedir. Bu çalışmada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ve Anayasa Mahkemesinin çeşitli kararlarından hareketle, ifade özgürlüğünün yeterince korunmadığı kanaati ortaya çıkmaktadır.
The Constitution is not just a set of simple norms; on the contrary, the principles of human dignity are a set of principles. Human dignity constitutes the fundamental paradigm of rights and freedoms. Freedom of speech, like all rights and freedoms, is also directed to human dignity. The main point focused on this study is whether the Constitutional Court has established a consistent drinking approach in the expression freedom axis. The Constitutional Court has changed the law. The change of the law may also arise in the form of the existence or lack of principles aimed at human dignity as well as not being fully transmitted to practice. The Constitutional Court does not build a consistent architecture of self-righteousness in its right-axis approach here. In this study, the European Court of Human Rights and the various decisions of the Constitutional Court show that freedom of expression is not sufficiently protected.
Anayasa basit bir normlar toplamından ibaret değildir; aksine temelinde insan onuru yer alan ilkeler bütünüdür. İnsan onuru, hak ve özgürlüklerin temel paradigmasını teşkil etmektedir. Tüm hak ve özgürlükler gibi ifade özgürlüğü de insan onuruna yönelmektedir. Bu çalışmada üzerinde durulan temel husus Anayasa Mahkemesinin ifade özgürlüğü ekseninde hak eksenli yaklaşımında tutarlı bir içtihat ortaya koyup koymadığıdır. Bu yaklaşımıyla Anayasa Mahkemesinin hukuku değiştirdiği kanaati doğmuştur. Hukukun değiştirilmesi insan onuruna yönelen ilkelerin varlığı veya eksikliği yanında uygulamaya tam olarak aktarılmaması şeklinde de ortaya çıkabilmektedir. Anayasa Mahkemesi burada hak eksenli yaklaşımında tutarlı bir içtihadi mimari inşa etmemektedir. Bu çalışmada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ve Anayasa Mahkemesinin çeşitli kararlarından hareketle, ifade özgürlüğünün yeterince korunmadığı kanaati ortaya çıkmaktadır.
Alan : Hukuk
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|