Miras hukukuna göre, gerçek bir kişinin malvarlığı, onun ölümü ile bir bütün olarak kanunun belirlediği veya mirasbırakan tarafından atanmış mirasçılara geçmektedir. Yasal mirasçılar, bazı durumlarda mirasbırakanın ölüme bağlı tasarruflarına veya karşılıksız sağlararası kazandırmalarına karşı, 4721 sayılı TMK.’nun Miras Kitabı’nda öngörülen hakları kullanabilirler. Tenkis davası, genel olarak mirasbırakanın tasarruf özgürlüğü sınırlarını aşması durumunda, saklı paylı mirasçılarının başvurabileceği bir yoldur. Mirasbırakanın yapmış olduğu kazandırmalar sonucu, saklı payları ihlal edilmiş olan mirasçılar, tenkis davası açabilecekleri gibi, kendilerine karşı açılmış bir davada tenkis def’ini de ileri sürebilirler. Mirasta denkleştirme, mirasbırakanın sağlığında, yasal mirasçısına miras payına mahsuben yaptığı karşılıksız kazandırmaların, mevcutsa aynen, değilse değerinin miras ortaklığına geri verilmesi veya kazandırmayı alan mirasçının miras payına mahsup edilmesidir. Denkleştirme müessesesinin amacı, mirasbırakandan sağlararası karşılıksız bir kazandırma almış olan mirasçının, böyle bir kazandırma almamış olan mirasçılara nazaran daha elverişli bir durumda olmasını önlemek ve mirasın paylaşılmasında yasal mirasçılar arasında eşitliği ve hakkaniyeti sağlamaktır . Mirasçı, mirasbırakanın ölümünden sonra el konmuş olan terekedeki parayı ve eşyayı kendi mirasçılık sıfatına dayanan miras sebebiyle istihkak davası ile geri ister. Çalışmamızda, tenkis davasıyla sıkça karıştırılan denkleştirme davası, miras sebebiyle istihkak davası ve ölüme bağlı tasarrufun iptali davası arasındaki farklılıklar, öğretideki görüşler ve Yüksek Yargı kararları ile ayrıntılı biçimde incelenmiştir.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|