Kentler ile ilgili sosyolojik yaklaşımlar 19.yüzyıldan beri geliştirilmektedir çünkü kent çok karmaşık bir yapıyı içinde barındırır. Pozitivist ve ekolojik yaklaşımlar olduğu gibi eleştirel kuram çerçevesinde de yaklaşımlar önerilmiştir. Pozitivist ve ekolojik yaklaşımlarda kent neden-sonuç ilişkileri ve belli yapılar içerisinde kavranırken, eleştirel yaklaşımlar kentlerin yapısını sorgulayarak kentin adil bir düzen içinde kurulmadığını öne sürer. Kent sosyolojisi birçok alt disiplin ile ilişki içerisinde yer almaktadır. Bu çalışmada Adana kenti incelenmiştir. Adana kentinin dört ilçesi otoetnografik yöntemle analiz edilmiştir. Sonuçlar Adana kentinin tamamen çarpık kentleşme çerçevesinde oluşarak insanın yaşam alanını sınırladığını göstermiştir. Ayrıca, Adana kentinin kuzeyde yer alan Çukurova ilçesinde ve kısmen Seyhan ilçesinde hem global hem de yerel kültürle iç içe olduğunu göstermiştir. Son zamanlarda festivallerin düzenlenmesi ve global şirketler ile kafelerin artması küresel kültürün etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, eğitim sistemi genç bireyleri kafe kültürüne yaklaştırarak bu bireylerin boş zamanlarını ve akademik gelişmelerini kafelerde ve özel kütüphanelerde geçirmesini sağlamıştır. Bu bulguların yanı sıra kuzey Adana kenti gelişmiş olarak gösterilmesine rağmen sokak çocukları ve sokak hayvanlarının bu bölgede yoğun olması adil olmayan bir kent anlayışını ortaya koymuştur. Sosyal tabakalaşma açısından oldukça adaletsiz bir sosyo-ekonomik sınıfların olduğu göze çarpmaktadır. Adana kentine birçok proje çalışması yapılmasına rağmen tarihsel olarak köklü sorunlar hala çözülememiştir. Özellikle son yıllarda Suriyeli göçmenlerin Adana’ya yerleşmesi sorunların artmasına neden olmuştur.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|