18. yüzyılın son çeyreğinden itibaren siyasal ve toplumsal alanın bütün ana kütlesini önemli ölçüde dönüştüren modernite ulusalcılığı siyasal bir proje olarak devreye sokmuş, kısa sürede kıta Avrupa’sındaki geleneksel örgütlenme biçimlerinin yıkılmasına sebebiyet vermiştir. Bu süreç kısa süre içerinde Osmanlı devletini de yıkıcı bir şekilde etkilemiş, Türk ulusalcılığının söylemsel ve siyasal alt yapısını oluşturmuş, yeni devletin kurulmasını sağlamıştır. Ulusalcılık doğası gereği tek/üst/ulusal kimliği merkeze alan bir birey tasavvuru kurduğundan, farklı etnik, dinsel ve kültürel kimlikleri dışlama eğilimi gösterir. Ancak, anakütle toplumun kimlik ve kültüründen etnik ve dinsel aidiyetleri bakımından farklılaşan diğer toplumsal gruplar kendilerine özgü tarihsel deneyimler ve pozisyonlarından dolayı ulusalcı politikalar karşısında birbirlerinden farklı tepki türleri sergilemiş olmaları gerekir. Bu çalışma, Türkiye örneğinde ulusalcılığa karşı geliştirilen tepkileri incelemeyi ve bir tipoloji geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda spesifik olarak çalışmanın amacı, tüm etnik ve dini aidiyetlerin tepkilerini incelemek değil, bunlar arasından temsili örnekler seçerek başlıca tepki türlerinin karakteristik özelliklerini belirlemektir. Bu çalışma Türkiye’de ulusalcılığa tepkilerin üç ana türde kendini gösterdiğini ileri sürmektedir. a) karşı-ulusalcı tepki, b) çokkültürcü tepki, c) çalışmamız için merkezi öneme sahip olan ve literatüre özgün bir katkı sunduğunu düşündüğümüz gönüllü-özdeşlik tepkisi. Bunlardan birincisi Kürt ulusalcılığı, ikincisi Aleviler ve sonuncusu da Çeçenler bağlamında Türkiye tarihsel ve toplumsal dinamikleri üzerinden incelenmektedir
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|