Çan, Çanakkale’nin en gelişmiş ilçelerinden biridir. İlçenin kuruluş tarihi, kesin olarak tespit edilememiştir. Şehir ve çevresinde antik çağlara ait kalıntılara da rastlanılmıştır. Roma döneminde Çan yöresi Sergis olarak adlandırılıyordu. Çan yöresi XIV. Yüzyılda Osmanlı topraklarına katılmıştır. Önceleri Biga sancağına bağlı bir nahiye merkezi sonraları ise 1945 yılında Biga’dan ayrılarak Çanakkale’ye bağlı bir ilçe merkezi olmuştur. İlçe toprakları genellikle engebeli bir yapı gösterir. İlçe yüzölçümünün %62’si orman, % 32’si tarım arazisi, % 3’ü mera ve yerleşim alanlarıdır. Çan ilçesinin tabanı volkanik ve sedimanter oluşumundadır. İlçe, maden bakımından çok zengindir. İlçede genellikle Akdeniz iklimiyle Karadeniz iklimi arasında geçiş iklimi hakimdir. Yağışlar daha çok sonbahar, kış, ilkbahar mevsimlerinde görülür. Sanayileşmeye bağlı olarak hızlı nüfus artışı sonucu özellikle çevre köy ve yerleşim birimlerinden ilçe merkezine göç hareketleri yaşanmıştır. İlçede geleneksel kültür yapısı hakim olduğundan, halk dini ve toplumsal geleneklere uygun bir hayat tarzını devam ettirmektedir. İlçede ilkbahar ve yaz aylarında köy hayırları çok yapılmaktadır. Çiftçi bayramı olarak da adlandırılan bu organizasyonlara köydeki herkes katılmaktadır. İlçe merkezi ve köylerde yerli ahali manav olarak adlandırılmaktadır. Ayrıca Balkanlardan göç edip gelip yerleşenler de muhacir olarak bilinmektedir. Pomak ve Kırcali olarak adlandırılan etnik gruplar da vardır. Dağ ve yüksek yerlerde yaşayanlar ise Yörük olarak bilinmektedir. Çanakkale’nin Çan ilçesi halk bilimi bakımından oldukça zengin ve verimli bir yöredir. Çan, halk kültürü değerleri bakımından önemli bir konuma sahiptir. Çan’ın en uzak yerleşim merkezleri olan Çan köylerinde bugün bile halk bilimi verimlerinin canlılığını koruduğu ve yaşadığını görmekteyiz. Günümüzde kurtarılabilen her halk bilimi unsurları geleceğin kültür mirasını oluşturmaktadır. Halk bilimi türkülerden ninnilere, halk inanışlarından doğum ve ölüm geleneklerine, el sanatlarından halk meteorolojisine kadar; halkı kucaklayan geniş bir yelpaze gibi onun maddi ve manevi hayatına yön veren bütün değerleri incelemektedir. Modern çağın bir gereği olarak haberleşme ve iletişim araçlarının, kültürümüz üzerindeki olumsuz etkileri devam etmektedir. Halk arasında son kalıntılar olsa da bu kültür unsurlarını derlemeli, sahip çıkmalı ve bilimsel açılardan değerlendirmeliyiz. Bunlar yapıldığı taktirde, halk bilimi ürünleri geçmişte olduğu gibi bugün de yarın da yaşayacak ve yok olmayacaklardır. Bu çalışmada Çan yöresi halk bilimi ürünleri geçiş dönemleri uygulamalarından; yöreye ait evlenme ritüellerinin değerlendirmesi yapılarak incelenmiştir. Evlenme ile ilgili gelenek ve inançlar, kısmen eski Türk inançlarının izlerini taşımakla birlikte, Çan yöresinde bu inanç ve geleneklerin çoğunlukla İslamî kültürün etkisiyle şekillendiği anlaşılmaktadır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|