Özet:

İhale ile amaçlanan serbest rekabet ortamının oluşması ve ekonomik bakımdanavantajlı teklifin ortaya çıkmasında tarafların ve kamunun ortak menfaati vardır. Özellikle kamu ihalelerinde, ihalenin sağlıklı yapılması ile vergi mükelleflerince finanse edilen bütçe amacına uygun ve verimli olarak harcanmış olur. İhale aşamasından sonra ihaleyi kazanan gerçek veya tüzel kişi veya konsorsiyum ile Devlet arasında sözleşme ilişkisi kurulmaktadır. Sözleşmenin ifası sırasında gerçekleştirilen, ihalenin yapılış amacının dışına çıkan ve kişilere haksız çıkar sağlayan eylemler ise genel olarak “edimin ifasına fesat karıştırma” olarak isimlendirilmektedir. Bu tür eylemlerin gerçekleşmesi halinde bozulan ekonomik rekabet ortamı nedeniyle özelde ihalenin tarafları ve katılımcıları, genelde ise Devlet, onu meydana getiren toplum ve giderek bütün ekonomik sistem zarar görmektedir. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda edimin ifasına fesat karıştırma suçunu oluşturan hareketler sayılmak suretiyle, kamu kurum ve kuruluşları ile aynı önemde oldukları varsayılarak kanun koyucu tarafından aynı cezai koruma kapsamına alınan kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütleri ve diğer bir kısım özel hukuk tüzelkişilerinin yaptıkları ihaleler sonrasında kurulan sözleşmedeki edimlerin ifasına fesat karıştırma suç olarak düzenlenerek cezai yaptırıma bağlanmıştır. Bu suçun kamu görevlilerince işlenmesi mümkün olduğu gibi diğer kişilerce de işlenmesi olasıdır. İhaleye ilişkin yasal ve idari düzenlemelerin oluşturduğu ihale mevzuatı, fesat karıştırmaya ilişkin ceza normunun uygulanması ve yorumunda ceza hâkimine yol gösterici nitelikte olduğundan konunun bir bütün olarak incelenmesi gerekmektedir

Anahtar Kelimeler: