Bu çalışma klasik ceza adalet sisteminin dayandığı felsefi temelleri ortaya koyduktan sonra bu yaklaşıma yönelik eleştirileri inceleyecektir. Klasik ceza adalet felsefesi aydınlanma felsefesinin birey nosyonuna dayanmaktadır. Aydınlanmacı birey tasarımı bireyi eylemlerinin sonuçlarından sorumlu görmektedir. Klasik ceza adalet anlayışı caydırıcılığı esas alarak etkili cezaların bireyi suçtan alıkoyacağını vurgulamaktadır. Klasik ceza adalet anlayışının cezalandırmayı merkeze koyması onarıcı adalet yaklaşımı tarafından eleştirilmektedir. Artan suç oranları devletin cezaevlerine daha çok bütçe ayırması gibi noktalar onarıcı adalet yaklaşımını gündeme getirmektedir. Onarıcı adalet yaklaşımı cezadan ziyade suç sonucu kopan toplumsal ilişkileri onarmayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda mağdurun duygularının da hesaba katılması gerektiğini vurgulayan onarıcı adalet, suçlu kadar mağduru da ön plana çıkarır. Çalışma onarıcı adalet kavramının boyutlarını irdeledikten sonra onarıcı adalet yaklaşımının öne çıkan noktalarını inceleyecektir. Çalışmada onarıcı adalet yaklaşımının cezalandırıcı adalet yaklaşımından farkları ele alınacaktır. Bu anlamda onarıcı adalet anlayışının alternatif değil tamamlayıcı bir program olarak ceza adalet sisteminde uygulanması gerektiği vurgulanacaktır.
After this study reveals the philosophical foundations on which the classical criminal justice system is based, it will examine the criticism of this approach. The classical philosophy of criminal justice is based on the individual notion of the philosophy of illumination. The lighting individual design sees the individual responsible for the consequences of his actions. The classical concept of punishment is based on repressivity and emphasizes that effective punishments will prevent the individual from committing a crime. The classical concept of punishment is criticized by the corrective approach to justice that puts punishment at the center. Increasing criminal rates, as the government allocates more budgets to prisons, are pointing to a repairing approach to justice. The corrective approach to justice aims to repair the social relations that have been broken as a result of crime rather than punishment. In this context, rectificative justice, which emphasizes that the feelings of the victim should also be taken into account, puts the victim as guilty as well in front. The study will examine the outstanding points of the repair justice approach after examining the dimensions of the repair justice concept. The study will discuss the differences between the corrective approach to justice and the punitive approach to justice. In this sense, it will be emphasized that the reforming concept of justice should be implemented in the criminal justice system as an alternative, not as a complementary program.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|