Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 78
 İndirme 18
2- Geç 19. Yüzyılda Osmanlı Devleti’nin Osmanlı-İran Sınır Bölgesindeki Politikası: Ebeğe Örneği
2016
Dergi:  
History Studies
Yazar:  
Özet:

Çoğu Osmanlı Tarihi çalışmalarında, aşiret ve aşiretsel konfederasyonlar sesleri ve yüzleri olmayan ve temsiliyetleri bulunmayan gruplardır. Çoğu antropolojik çalışma bu metodolojik eksikliği vurgulamıştır fakat bazı Osmanlı tarihçileri bu konuda çalışmalarında halen direnç göstermektedirler. Bu çalışmada aynı bölgenin iki rakip aşiretleri incelenmiştir. Devlet-aşiret ilişkileri sorgulanmış ve modernist-pozitivist görüş kritiğe tabi tutulmuştur. Çalışılan mekânın sınır bölgesi olmasından dolayı bu çalışmamız aynı zamanda sınır çalışmalarının da pratik bir örneğidir. Spesifik olarak Haydaran ve Celali aşiret konfederasyonları hakkında ve onların iki imparatorluk olan Osmanlı ve Qajar İran ile olan politikekonomik ilişkileri 19. yüzyılın sonları çerçevesinde tartışılmıştır. Birlikte var olma ve bir diğerine güç kazandırma Osmanlı-İran sınır bölgesindeki merkez-çevre ilişkisinin doğasını oluşturmaktadır. Bu çalışmada aşiretler ilkel sosyal gruplar değil, politik-bölgesel güçlerdir. Sonuç olarak 19. Yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğu’nun kendi toprak kazanımlarını artırma noktasında aşiretleri araç olarak kullandığı savunulmaktadır. Aynı zamanda aşiretlerin devlet ile birlikte çalışması bu aşiretlere güç kazandırmıştır. Bu yüzden merkez-çevre ilişkileri modernist yaklaşımların belirttiği gibi daima karşıtlık üzerine dayalı olmamıştır. Osmanlı hükümeti her ne kadar vilayet yönetimlerini merkezileştirmeye çalışmış olsa da, Osmanlı-İran sınır bölgesinin kuzey bölgeleri de-sentralize olarak kalmaya devam etmiştir. Bu, merkezi yönetimin bir güç kaybına uğradığı anlamını taşımadığı gibi, tam tersine devlet olmayan bir gücün bölge yönetimini dolaylı olarak Osmanlı tarafına kazandırmış olması anlamına gelmektedir. Merkezi hükümet aynı zamanda aşiretlerin askeri kabiliyetlerini de bu şekilde kullanmış olmaktadır. Bu Osmanlı hükümetinin marjinal bir pratiği olmasının tersine, merkez-çevre ilişkilerinin daha gerçekçi doğasını sergilemektedir.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
History Studies

Alan :   Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 1.214
Atıf : 407
History Studies