Abstract Trakya ağızları bundan yüz yıl öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nun göz bebeği, entelektüel kentleri,çok subay yetiştiren şehirleri, gümüş yatakları, Türklerin Avrupa rüyasının güzergahı olan bir bölge idi. Her fetihle Anadolu’dan Türklerin getirilip yerleştirildiği, çarşılarda pazarlarda Türkçenin konuşulduğu, İmparatorluğun koyu gölgesi altında yaşayan huzurlu insanların memleketiydi. Küçük Asya ile Kıta Avrupa’sının kavuşma alanı olan bölgede Türklerin atlarının kişnemeleri Milattan hemen sonra duyulmaya başlanmış, önce Karadeniz’in Kuzeyinden sonra Anadolu’dan gelenlerle bölge Türk –egemen bir hale gelmiştir. Birçok Türk unsurunun birlikte var olduğu bölgenin ağızları da birbirinden farklılıklar göstermektedir. Bu çalışmanın amacı şu anda üç ülke toprakları arasında bölünmüş olan Trakya bölgesi Türk ağızlarını ses bilgisi açısından ayrıntılı olarak ele almaktır.
Abstract Trakya mouths was a region with the eye baby of the Ottoman Empire, the intellectual cities, the cities that raised many officers, the silver beds, the path of the European dream of the Turks. Every conquest was the homeland of peaceful people living under the dark shadow of the Empire, where the Turks were brought and placed, where the Turks were spoken on the markets on Wednesday. In the region, which is the area of meeting of the small Asia and the continent of Europe, the characters of the Turks began to be heard immediately after Milattan, first from the North of the Black Sea after the Anatolia, the region became a Turkish dominant. The mouths of the area where many Turkish elements exist together also show differences from each other. The aim of this study is to deal in detail with the Turkish mouths of the Trakya region, which is currently divided between the territories of three countries in terms of voice information.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|