Ortadoğu’nun mezhep savaşları içinde bulunması, dünyanın her bölgesinde olduğu gibi Balkan coğrafyasında da yansımaları göstermiştir. Bu makalede Şii-Sünni geriliminden ziyade Sünni öğreti içerisinde “gerçek İslam” tebliğleri ele alınacaktır. Radikal, kökten-değişimci hareketlerin geliştiğini, özellikle 1990’lı yıllardan bu yana yeni dini yorumlar ve farklı mezhebî anlayışların yansımalarına dikkat edilecektir. Balkanlar coğrafi yapısı itibariyle Hanefiliğin yoğun olduğu bir bölgede, radikal grupların esas ve “gerçek İslam’ın” imanı Hanbeli/Selefî’nin tanımına göre sunulmaktaydı. Ancak savaş tahripleri ve komünist yıkımını dikkate almadan, inançları amele bağlamanın bireysel ve toplumsal hayata nasıl yansıyacağı, hangi sonuçları doğurabileceği düşünülmeden klasik öğreti üzerine ısrarla gidilmeye zorlandığı görülecektir.
The presence of the Middle East in the religious wars has shown reflections in the Balkan geography as in every region of the world. In this article, instead of the Shi-Sunni tension, the Sunni doctrine will discuss the "real Islam" communications. The development of radical, root-changing movements, especially since the 1990s, will be observed in the reflection of new religious interpretations and different religious concepts. According to the geographical structure of the Balkans, in a region where Hanefili is intense, the fundamental and "real Islam" belief of radical groups was presented according to the definition of Hanbeli/Selefi. But without taking into account the destruction of war and the communist destruction, it will appear to be forced to insist on the classical doctrine, without considering how the attachment of beliefs to action will reflect on the individual and social life, and what consequences it can bring.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|