Türk din mûsikîsine yönelik yapılan araştırma ve incelemelere bakıldığında tarihsel yaklaşımın X. yüzyıl alt sınırı ile sınırlandırıldığı anlaşılmaktadır. Ancak 642 yılındaki Nihavend savaşında Türklerin, Müslüman Araplara karşı İran’ın yanında yer almış olmaları ve yine Türklerin 714 yılında Talas savaşı sırasında bu seferde Çinlilere karşı Müslüman Arapların yanında yer almaları ile başlayan olumlu ve olumsuz yönde etkilenen yakın ilişkiler ortaya çıkmıştır. Gelişen bu tarihi hadiselerin akabinde de Karluk Türkleri tarafından İslâm dini tanınmış ve halk arasında kabul görmüştür. Yapılan bu tespitin ilgili çalışma için önemi; hem Türklerin mûsikîlerinin İslâmi bir niteliği olması değerlendirmelerinden hareketle İslâm öncesi mûsikîlerinin önemine vurgu yapmak, hem de Türklerin İslâm dinine yönelik mûsikîye gerek icra gerek beste düzeyinde katılımındaki tarihsel sürecin üç yüz [300] yıl sonraya dayandırılma meselesini yüzeye çıkartmak bakımından değerli görülmektedir. Söz konusu ilgili bu tespit doğrultusunda makale oluşturulurken; Ezanın ortaya çıktığı hicrî ilk yıllardan Türklerin İslâmiyeti kabulüne ve oradan günümüze kadarki dönemlerde ortaya çıkan “ezan mûsikîsi” uygulamalarının durumu konu edilmiş ve değerlendirilmiştir.
With regard to the research and studies conducted on the Turkish religious musicism, it is clear that the historical approach is limited to the bottom limit of the Xth century. But in the 642 Nihavend war there were close relationships that were positively and negatively influenced by the Turks being on the side of Iran against the Muslim Arabs and the Turks being on the side of the Muslim Arabs during the 714 Talas war this time. After these developing historical events, the Islamic religion was recognized by the Karluk Turks and accepted among the people. The importance of this establishment for the relevant work; it is valuable to emphasize the importance of the pre-Islam musulmans by moving from their assessments that the Muslims are an Islamic character, as well as to raise the question of the historical process of participation in the Muslim religion to the Muslim must be performed at the level of composition three hundred [300] years later. The article was created in accordance with this identification; the situation of the "Musicism" practices that occurred in the periods of the first years of the Hicry in which the Azan appeared and was assessed from Turks to the acceptance of Islam and from there to today.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|