Bereket, tarihöncesi çağlarından beri insanoğlunun hayatında önemli bir kavram olmuştur. İnsanların müdahale edemediği iklim koşullarına bağlı olarak hasatlarının iyi geçmesi, hayvanlarının doğurganlığı; zaman içinde toplumsallaşmayla birlikte aile yaşantılarının, çocuklarının, gelirlerinin bol ve uğurlu olması hep bereket kavramıyla ilişkilendirilmiştir. Pagan inancında bolluk-bereket tanrıları/tanrıçaları için çeşitli ayinler yapılmış; aynı zamanda bu tanrılar/tanrıçalar bereketi temsil eden bazı sembollerle tasvir edilmişlerdir. İslam inanışında bereket, hem dünya hem ahirete yönelik kazançla ilişkilendirilmiş; İslam sanatında ise, gerek mimari süslemede gerek küçük el sanatlarında bolluk/bereketi temsil eden birçok sembol kullanılmıştır. Yunan mitolojisinden kaynaklanarak Roma ve Bizans kültürlerinde de devamlılık bulan bolluk ve bereket sembolü bereket boynuzu (cornucopia) motifi ise, Erken İslam ve Avrupa Sanatında da kendini göstermiştir. Bu motif, Osmanlı sanatına 18. yüzyılda Lale devrini kapsayan Batılılaşma sürecinde girmiş; Başkent İstanbuldan sonra farklı tür ve malzemeyle yapılan birçok sanat eserinde, dönemin yeni süsleme anlayışının bir göstergesi olarak taşraya kadar yayılmıştır. Zarifliği, esnekliği, içine yerleştirilen çiçek, yaprak ve meyvelerle yarattığı zengin görünümüyle oldukça sevilen bu motif, Osmanlı armasında devletin bereketli topraklarını temsil etmek üzere kullanılmıştır. Bereket boynuzunun özellikle kadın mezar taşlarındaki yoğunluğu, tarih boyunca bereket sembolü bu motifin, zaman aşımına uğramadan dişil anlama yani üreme, doğurganlık kavramlarına bir gönderme yaptığını düşündürtmektedir.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|