Özet:

İçinde bulunduğumuz çağda, özellikle bilişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerle, internet kullanımı oldukça yaygınlaşmıştır. İnternetin yaygınlaşması yönetim anlayışında meydana gelen dönüşümü de beraberinde getirmiş, devlet ve birey arasındaki ilişkilerin biçimi değişmiştir. Kamu yönetiminde zamana ve mekana bağlılığı azaltan veya ortadan kaldıran etkin, verimli, şeffaf, katılımcı bu yönetim anlayışıyla kamu yönetiminde dijital dönüşüm süreci başlamıştır. Bu değişim ve dönüşümle birlikte büyük veri, yapay zekâ, nesnelerin interneti, e-devlet uygulamaları gibi dijital uygulamalar kamu yönetimi alanında ve yerel yönetimlerde sıkça kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca bu uygulamalara bağlı olarak yerel yönetimlerde de akıllı şehir yönetimi anlayışı ortaya çıkmıştır. Kent yaşamının çeşitli yönlerden bireylere daha cazip gelmesi, kentlerdeki nüfusun hızla artmasına sebep olmuştur. Artan nüfusla beraber ortaya çıkan sorunlar kent yöneticilerini çözüm üretme konusunda harekete geçirmiştir. Kaynakların ve alt yapının daha etkin yönetildiği, daha yaşanabilir, işlevsel, sürdürülebilir, kaliteli kentler yaratabilmek için, bilgi iletişim teknolojilerinden faydalanıldığı akıllı kent uygulamaları yaygınlaşmaya başlamıştır. Dijital çağda, kamu yönetimi ve yerel yönetimlerdeki dijital dönüşüm sürecinin ve bunun bir yansıması olarak ortaya çıkan akıllı kent uygulamalarının ele alındığı bu çalışmanın amacı, dünyada ve Türkiye’de meydana gelen dijitalleşme sürecinin neyi ifade ettiğini, bu süreçte nelerin etkili olduğunu ve beraberinde getirdiği yansımaları ve sonuçları, bu sonuçların uygulamalarda ne gibi avantajlar veya dezavantajlar getirdiğini ortaya koyarak, akıllı kent uygulamalarına karşı eleştirel bir bakış açısı sunmaktır.

Anahtar Kelimeler: