İki dillilik kavramı sürekli tartışılan ve tam manasıyla sınırları açıklığa kavuşturulamayan bir konudur. İki dilliliğin isteğe bağlılığı veya şartlar gereği var olduğu sorusu güncelliğini muhafaza etmektedir. Sosyolojik, psikolojik ve siyasal yönlerinin varlığı da iki dilliliğe yaklaşımı etkileyen bir unsur olduğu kanaati hâkim olmuştur. Bu nedenle iki dillilikle ilgili çalışmalar ülkelere göre değişiklik gösterdiği gibi yıllara göre de değişiklik göstermektedir. Araştırmanın amacı, 2010-2020 yılları arasında yayımlanan Türkçeyle ilgili iki dillilik çalışmalarını içerik analizi yöntemiyle incelemektir. Araştırmada 2010-2020 yılları arasında iki dillilikle ilgili otuz sekiz dergide elli yedi makaleye ulaşılmıştır. Çalışmalar “iki dillilikle ilgili yapılan çalışmaların yıllara göre dağılımı, dergilere göre dağılımı, yazar sayılarına göre dağılımı, konularına göre dağılımı, yöntemlerine göre dağılımı, örneklem/çalışma grubu seçim yöntemlerine göre dağılımı, örneklemlerine/çalışma gruplarına göre dağılımı, veri toplama araçlarına göre dağılımı, veri analiz tekniklerine göre dağılımı, yapıldığı ülkelere ve dillere göre dağılımı” parametrelerine göre incelenmiştir. Yıllara göre iki dillilikle ilgili ulaşılan çalışmalarda 2015 ve 2020 yıllarında nicelik olarak daha fazla çalışmanın olduğu tespit edilmiştir. Çalışmalar en çok ilkokul ve ortaokul öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Çoğunlukla nitel araştırma yaklaşımının durum desenleri kullanılan çalışmalarda, en çok iletişim kaygısının ön plana çıktığı sonucuna ulaşılmıştır.
İki dillilik kavramı sürekli tartışılan ve tam manasıyla sınırları açıklığa kavuşturulamayan bir konudur. İki dilliliğin isteğe bağlılığı veya şartlar gereği var olduğu sorusu güncelliğini muhafaza etmektedir. Sosyolojik, psikolojik ve siyasal yönlerinin varlığı da iki dilliliğe yaklaşımı etkileyen bir unsur olduğu kanaati hâkim olmuştur. Bu nedenle iki dillilikle ilgili çalışmalar ülkelere göre değişiklik gösterdiği gibi yıllara göre de değişiklik göstermektedir. Araştırmanın amacı, 2010-2020 yılları arasında yayımlanan Türkçeyle ilgili iki dillilik çalışmalarını içerik analizi yöntemiyle incelemektir. Araştırmada 2010-2020 yılları arasında iki dillilikle ilgili otuz sekiz dergide elli yedi makaleye ulaşılmıştır. Çalışmalar “iki dillilikle ilgili yapılan çalışmaların yıllara göre dağılımı, dergilere göre dağılımı, yazar sayılarına göre dağılımı, konularına göre dağılımı, yöntemlerine göre dağılımı, örneklem/çalışma grubu seçim yöntemlerine göre dağılımı, örneklemlerine/çalışma gruplarına göre dağılımı, veri toplama araçlarına göre dağılımı, veri analiz tekniklerine göre dağılımı, yapıldığı ülkelere ve dillere göre dağılımı” parametrelerine göre incelenmiştir. Yıllara göre iki dillilikle ilgili ulaşılan çalışmalarda 2015 ve 2020 yıllarında nicelik olarak daha fazla çalışmanın olduğu tespit edilmiştir. Çalışmalar en çok ilkokul ve ortaokul öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Çoğunlukla nitel araştırma yaklaşımının durum desenleri kullanılan çalışmalarda, en çok iletişim kaygısının ön plana çıktığı sonucuna ulaşılmıştır.
The two-language concept is a topic that is constantly discussed and the limits are not clear. The question that the two languages are voluntarily or on the basis of the conditions exists keeps up to date. The existence of sociological, psychological and political aspects has also been judged as an element that affects the approach to the two languages. Therefore, the study of the two languages varies according to countries as it varies according to years. The purpose of the study is to study two language studies related to Turkish, published between 2010 and 2020, using the content analysis method. The study found fifty-seven articles in thirty-eight magazines related to two languages between 2010 and 2020. The studies were studied according to the parameters of "distribution according to years of studies related to two languages, distribution according to magazines, distribution according to the number of authors, distribution according to themes, distribution according to methods, distribution according to sample/work group selection methods, distribution according to sample/work groups, distribution according to data collection tools, distribution according to data analysis techniques, distribution according to countries and languages" According to the year, two languages have been studied in 2015 and 2020 as a quantitative number. The study was mostly conducted with primary and secondary school students. Most of the studies used in the state patterns of the quality research approach have come to the conclusion that the most communication anxiety is on the forefront.
Field : Eğitim Bilimleri; Filoloji
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|