Duyma çevremiz hakkında bilgi algılamada görme duyusundan sonraönemli, iletişim kurmada ise başta gelen yeteneğimizdir. Kaybedildikten sonra yeniden kazanılma olasılığı olmayan duyma yeteneğimizin çok dikkatli olarak kullanılması şarttır. Gürültü ise insanların fizyolojik ve psikolojik dengesini bozan, iş başarısını azaltan, çevrenin sessizliğini azaltarak ya da yok ederek niteliğini değiştiren hoşa gitmeyen seslerden oluşan önemli bir çevre kirleticisi olarak tanımlanabilir. Diğer sanayi kuruluşlarına göre inşaat sektöründe gürültü, çalışma ortamında sürekli olmamakla birlikte bazı işlerde çalışanlar üzerinde bir iş stresi olarak etkili olabilmektedir. İnşaat teknolojilerini oluşturan birçok alt meslek grubu bulunmaktadır. Bu meslek gruplarında çalışacak nitelikli insan gücünün oluşturulmasında çıraklık eğitimi, meslek liseleri, teknik eğitim ve teknoloji fakülteleri görev almaktadır. Bu eğitim merkezlerinin atölye ve laboratuvarlarında bulunan genç çalışanların karşılaştıklarıönemli risklerden biri gürültüdür. Gürültüye bağlı işitme kaybı isesık görülen meslek hastalıklarından biridir ve özellikle gençler bu noktada çok hassastır. Bu çalışmada Afyonkarahisar ilinde bulunan çıraklık eğitimi, meslek liseleri ve üniversitede bulunan yapı laboratuvarı, ahşap ve metal atölyelerinde yapılan desibel ölçümleriyle öğrencilerin maruz kaldığı gürültü seviyeleri belirlenmeye çalışılmıştır. 85 dB kritik seviye olarak düşünüldüğünde birçok cihazın bu seviye ve üzerinde olduğu görülmüştür. Fakat bu tehlikeleri ve riskleri kontrol etmek için yapılabilecek faaliyetlerin olduğu düşünülmektedir.
Alan : Mühendislik
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|