Modern toplumun doğaya karşı sahip olduğu insan merkezli kalkınma anlayışı, aşırı üretim ve çevre kirliliğinin göz ardı edilmesi ile birlikte, yaşadığımız ekolojik felaketlerin en önemli sebepleri arasındadır. İklim değişikliği ve kirlilik, ekonomik ve sosyal hayatın tüm katmanlarını etkilemektedir. Çevre olayları, iklim değişikliğine bağlı kuraklık, tarımda kullanılan gübreler ve ilaçlar, tarımsal üretimi ve verimi etkilemektedir. Bu durum, üretici tarafındaki çiftçilerin gelirlerinde azaltıcı etki yaratarak onları doğrudan etkilemektedir. Tüketiciler açısında ise tarımsal üretimde kırılganlığın artması ile artan gıda fiyatları, gıda güvenliğini tehdit etmektedir. Çalışmada, iklim değişikliği, kirlilik ve pandeminin tarımı etkileme boyutları değerlendirilecektir. Küresel felaketler karşısında çaresiz kalma ihtimali bulunan tarım sektörünün, hem üretim hem de tüketim boyunda bir dizi olumsuzlara karşı hazırlıklı olması gerekmektedir. Çalışmanın temel amacı son dönemde daha çok hissedilen iklim değişikliği, kirlilik ve sonrasında pandemi koşullarında tarımın karşılaşabileceği zorlukları ele alarak dayanıklılığını artırma konusunda tartışmalara mütevazı bir katkı sağlamaktır.
Modern toplumun doğaya karşı sahip olduğu insan merkezli kalkınma anlayışı, aşırı üretim ve çevre kirliliğinin göz ardı edilmesi ile birlikte, yaşadığımız ekolojik felaketlerin en önemli sebepleri arasındadır. İklim değişikliği ve kirlilik, ekonomik ve sosyal hayatın tüm katmanlarını etkilemektedir. Çevre olayları, iklim değişikliğine bağlı kuraklık, tarımda kullanılan gübreler ve ilaçlar, tarımsal üretimi ve verimi etkilemektedir. Bu durum, üretici tarafındaki çiftçilerin gelirlerinde azaltıcı etki yaratarak onları doğrudan etkilemektedir. Tüketiciler açısında ise tarımsal üretimde kırılganlığın artması ile artan gıda fiyatları, gıda güvenliğini tehdit etmektedir. Çalışmada, iklim değişikliği, kirlilik ve pandeminin tarımı etkileme boyutları değerlendirilecektir. Küresel felaketler karşısında çaresiz kalma ihtimali bulunan tarım sektörünün, hem üretim hem de tüketim boyunda bir dizi olumsuzlara karşı hazırlıklı olması gerekmektedir. Çalışmanın temel amacı son dönemde daha çok hissedilen iklim değişikliği, kirlilik ve sonrasında pandemi koşullarında tarımın karşılaşabileceği zorlukları ele alarak dayanıklılığını artırma konusunda tartışmalara mütevazı bir katkı sağlamaktır.
The sense of human-centered development that modern society has against nature, along with the neglect of excess production and environmental pollution, is among the most important causes of ecological disasters we experience. Climate change and pollution affects all layers of economic and social life. Environmental events, climate change-related drought, fertilizers and medicines used in agriculture, agricultural production and productivity are affected. This situation directly affects them by creating a reductive impact on the income of farmers on the producer’s side. In terms of consumers, the increased vulnerability in agricultural production, increasing food prices, threatens food safety. The study will evaluate the dimensions of climate change, pollution and agricultural impact of pandemic. The agricultural sector, which is likely to disappoint global catastrophes, must be prepared for a series of negatives both in terms of production and consumption. The main objective of the study is to provide a modest contribution to the discussions on increased resilience by addressing the challenges that agriculture may face in climate change, pollution and subsequent pandemic conditions that have been more felt in recent period.
Field : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|