1964 yılında Akşehir’de bir inşaat sırasmda tesadüfen bulunan ve müzeye nakledilerek Prof. Dr. Oktay Aslanapa tarafından yayınlanan birkaç çini fragmanı Selçuklu saray çinileri geleneğini yansıtan örnekler olarak dikkati çekmişti.Bu kısa araştınnamızın sonuçlarına göre, Akşehir örnekleri, bugüne kadar tamtılan Kubadabad (1236), Alanya İç kale (1223), eskiden Antalya imaret medresesi yerinde olduğu tahmin edilen isimsiz Antalya sarayı (1212—13 cıvarı)ve Antalya Aspendos sarayı (1223) çinileri ile kıyaslandığında, konu,desen, bordür,çerçeve özellikleriyle daha çok bugün Antalya müzesinde bulunan Antalya’daki kışlık Aspendos sarayı örneklerine benzerlikleri ile dikkati çekerler. Saray çinileri kıyaslamasını Akşehir’de saraydan artan çinilerin kullamldığım söyleyebileceğimiz Ulu cami (1213) ,Güdük Minare Mescidi (1226—27) ve Ferruh Şah mescidi (1224) gibi dini yapılara uzatırsak, benzer örneklerle 13. yüzyılın ilk çeyreğinde buluşuruz. Daha geç tarihli (1251) Seyit Mahmut Hayrani
in 1964, several tiles fragman flooded palace tiles, which were coincidenced in a construction queue and were published by prof dr oktay nevernapa, were taken into account as examples of reflecting the tradition of the palace tiles in the city, according to the results of our palaces, the examples of the mosque were completed until now 1236, the inner castle of the 1223 ancient to antalya imaret medresesi, which is estimated to be located in the area of 1212–13, according to the examples of the palaces, which we can see more than 1227 ml
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|