Muş ili, Bulanık İlçesinde yer alan Mollakent, Eski Çağ ve Ortaçağ’ait kalıntıları ile önemli bir yerleşim merkezidir. Bendepur Höyüğü, Marnuk Kalesi, Gavur Bendi Barajı ve Mollakent Nekropolü Eski Çağ’a ait önemli arkeolojik merkezlerden bir kaçıdır. Mollakent Nekropolü’nde değişik tip ve çeşitlilikte kaya mezarları bir arada bulunmaktadır. Nekropolde oda mezar, arcosolium mezar ve khamosorion mezarlardan oluşan farklı mezar tiplerinin bir arada bulunması bölgenin ölü göme geleneklerinin tespiti açısından oldukça önemlidir. Bilindiği gibi bölgede kaya mezar geleneği Urartu ile başlamaktadır. Mezarlar Urartu ile başlayan kaya mezar geleneğinin devam edip etmediğini gösteren en önemli kanıtlardandır. Oda mezarlarda gördüğümüz ahşap çatı öykünmesi kırma ve tonoz çatı, mezar tavanlarında bulunan aydınlatma açıklıkları, büyük niş benzeri hücreli bölümler, mimari süslemeler, kandil veya meşale çıkıntıları gibi farklı özellikler mezarların Urartu’dan daha çok Urartu sonrası dönemlerle ilişkilendirilmesi gerektiğini göstermektedir. Mollakent Nekropolünde Demir Çağları’nın alışılagelmiş oda mezar anlayışından farklı olarak karşımıza çıkan arcosolium ve khamosorion tipi mezarlar Helenistik Dönem, ağırlıklı olarak da Roma döneminden bilinen mezar tipleridir. Nekropol alanında Roma dönemine işaret eden seramik ve benzeri buluntu eksikliğine rağmen söz konusu mezarları mimari açıdan Helenistik/Roma dönemleri ile ilişkilendirmek mümkün görünmektedir.
Mollakent, located in the Bulanık District, is an important settlement center with its remains of Ancient and Middle Ages. Bendepur Höyüğü, Marnuk Castle, Gavur Bendi Barage and Mollakent Necropolis are some of the important archaeological centers of the Ancient Age. In the Mollakent Necropolis there are various types and varieties of rock tombs together. The reunification of the various types of tombs in the necropolis consisting of room tombs, arcosolium tombs and khamosorion tombs is very important for the detection of the dead burial traditions in the region. As known in the area, the rock cemetery tradition begins with Urartu. The tombs are one of the most important evidence that shows whether the rock cemetery tradition begins with Urartu continues or not. The story of the wooden roof we see in the cemeteries shows that the cemeteries should be linked to the post-Urartu periods more than the cemeteries, the lighting spacecraft found in the cemeteries, the large niche-like cell parts, the architectural decorations, candles or shell outlets, and the different characteristics of the cemeteries should be linked to the post-Urartu periods. In the Mollakent Necropolis, the arcosolium and khamosorion-type tombs, which are unlike the usual room cemetery conception of the Iron Age in Mollakent, are mostly known from the Roman era. Despite the lack of ceramics and similar findings in the Necropolis area that indicate the Roman era, it seems possible to associate these tombs in an architectural sense with the Hellenistic/Roman era.
Field : Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|