Bu araştırmada, Nisâ 34. ayeti çerçevesinde kadın-erkek eşitliği ya da üstünlüğünün geleneksel ve modern tefsir yorumu, mukayeseli olarak ele alınmaya çalışılacaktır. Kavvam, nüşûz, darb gibi anahtar kavramlar ihtiva etmesi sebebiyle bu ayet, konuyla ilgili yorum ve değerlendirmelerde öne çıkmaktadır. Bu üç kavramdan hareketle geleneksel ve modern dönem müfessirlerin erkeğin faziletiyle ilgili ortaya koydukları gerekçelerin, Kur’ân yorumundaki yeri ve değeri üzerinde durulmaktadır. Araştırmada, geleneksel yorumu temsilen Tâberî, Râzî, Zemahşerî, Kurtûbî ve Ebû Hayyân gibi tefsir alanında önemli şahsiyetlerin; modern yorumu temsilen de bu dönemin en önemli iki şahsiyeti olan Muhammed Abdûh ve öğrencisi Reşid Rıza’nın fikirleri esas alınmakla birlikte zaman zaman diğer müfessirlerin görüşlerine de yer verilmektedir. Nisâ suresi 34. ayetle ilgili klasik ve modern dönem tefsir yorumlarının şekillenmesinde, birden fazla faktör etkili olmaktadır. Özellikle bazı klasik tefsirlerde erkeğin kadın karşısındaki üstünlüğünün varoluşsal (zatî) gerekçelerle izah edilmesinde, müfessirin kişisel anlayışının ve ön kabullerinin etkili olduğu anlaşılmaktadır. Örneğin klasik dönem önemli müfessirlerden İbn Kesir (ö.774/1373)’in “Erkek kadından zatı itibariyle (bi nefsihi) üstündür.” ifadesi bu iddiayı teyit etmektedir. Dolayısıyla ayette yer alan kavvamûn, nüşûz, darb gibi anahtar kavramlar doğrultusunda yapılan spesifik yorumlar analiz edilirken, müfessirin esas aldığı yöntemin ve sosyo-kültürel yaşam biçiminin göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Böylece modernist ve seküler çevrelerce İslam dünyasındaki erkek egemen yaşam biçiminden kaynaklanan olumsuz bazı sonuçların, Kur’ân metnine dayandırma çabalarının önüne geçmek mümkün olacaktır.
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|