Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 22
 İndirme 1
Anadolu ve Rumeli̇ Mudafaa-i̇ Hukuk Cemi̇yeti̇ Halk Firkasi’na Evri̇li̇rken Sali̇hli̇ Mudafaa-i̇ Hukuk Cemi̇yeti̇’ni̇n Kurulusu (1923)
2022
Dergi:  
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi
Yazar:  
Özet:

I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Mondros Mütarekesi’nin ardından, mütarekeye dayanılarak Anadolu’nun yer yer işgal edilmesi, işgallere karşı Türk halkının dağınık, birbirinden kopuk karşı koyma, örgütlenme çabaları hem bir liderin hem de yeni bir devletin doğuşunu hazırladı. Mustafa Kemal Paşa işgallere karşı Anadolu’da başlayan tepkileri 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak bastıktan sonra belli bir program çerçevesinde ortak bir paydada buluşturmayı amaçladı. Ve bu planı Amasya Tamiminden başlayarak adım adım uygulamaya koydu. Bunu yaparken de başlattığı hareketin meşruiyetini sağlamaya çalıştı. Meşruiyetin kaynağı halk olacaktı. Erzurum Kongresi’nden itibaren köylerden başlayarak nahiye ve vilayet merkezlerine uzanan bir temsil silsilesinin kurulması amaçlandı. Tüm direniş örgütleri Sivas Kongresi’nde alınan bir kararla Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti çatısı altında birleştirildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldıktan bir yıl sonra da meclis çalışmalarındaki aksamaları ortadan kaldırmak için yine Mustafa Kemal Paşa’nın girişimleriyle Müdafaa-i Hukuk Grubu kuruldu. Grup, siyasal bir parti gibi hareket etti. İstiklal Savaşı sonrasında da siyasal bir partiye dönüştü. Halk Fırkası adını aldı. Mustafa Kemal’in daha 6 Aralık 1922’de Halk Fırkası kurma fikrini açıklamasından sonra, işgalden kurtarılan yörelerde, Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerini kurma faaliyetlerinin başladığı anlaşılıyor. Bu çalışmada Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kuruluşunu hazırlayan koşullar ve gelişmeler değerlendirildikten sonra, 1923 yılı Salihli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin teşkilatlanmasına ilişkin belgeler incelenip değerlendirilmiştir.

Anahtar Kelimeler:

The Establishment Of The Association Of The Defence Of National Rights Of Salihli, As The Association For The Defence Of National Rights Of Anatolia and Rumelia Evolved Into The People’s Party
2022
Yazar:  
Özet:

After the Armistice of Mudros signed between the Ottoman Government and the Allied Powers at the end of the World War I, the occupation of Anatolia took place based on the armistice. The scattered and disjointed resistance and organization efforts of the Turkish people against the occupations prepared the birth of both a leader and a new state. Mustafa Kemal Pasha aimed to gather the reactions started in Anatolia against the invasions within the framework of a certain program on common ground after he set foot in Samsun on 19 May 1919. And this plan was put into practice starting with the Amasya Circular. While doing this, he tried to ensure the legitimacy of the movement he started. The source of legitimacy was to rely on people. Chain of representation was established from villages to province centers from Erzurum Congress. All resistance groups upon a decision which was taken in Sivas Congress were merged under the roof of Association for the Defence of Rights of Anatolia and Rumelia. One year after the opening of the Grand National Assembly of Turkey, Association for the Defence of Rights Group was established through the initiatives of Mustafa Kemal Pasha in order to eliminate the disruptions in the parliamentary work. The group acted like a political party. After the War of Independence, group turned into a political party. It was named as People’s Party. It is understood that just after Mustafa Kemal announced the idea of founding the People’s Party on 6 December 1922, the activities to establish Association for the Defence of Rights started in the liberated regions. In this study, after evaluating the conditions and developments which prepared the foundation of the Association for the Defence of Rights of Anatolia and Rumelia, the documents about the Salihli Association for the Defence of Rights in 1923 were examined and evaluated.

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi

Alan :   Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Ulusal

Metrikler
Makale : 537
Atıf : 1.840
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini