Beşeri sermaye 1980’li yılların sonlarından itibaren iktisadi büyümenin kaynaklarından biri olarak büyüme literatüründe yer almaya başlamıştır. Beşeri sermayenin artması, sermaye yatırım oranını yükselterek büyümeyi artırmaktadır. Özellikle, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir büyüme sağlayarak kalkınmalarını gerçekleştirmelerinde beşeri sermaye önemli faktörlerden biri durumundadır. Bu çalışmada, beşeri sermaye ve büyüme ilişkisi Türkiye örneğinde ampirik olarak incelenmiştir. Çalışmada, beşeri sermayeyi temsilen kullanılan iki değişken eğitim harcamaları ve mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetlere yapılan harcamalarla gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) arasındaki nedensellik ilişkisi 1998:Q1 ve 2016:Q2 dönemi için araştırılmıştır. Analiz sonuçları; GSYH ile mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetlere yapılan harcamalar arasında çift yönlü, GSYH ile eğitim harcamaları arasında ise tek yönlü nedensellik ilişkisinin olduğunu ortaya koymaktadır. Bu bağlamda, Türkiye’de eğitim harcamalarının ya da daha genel olarak beşeri sermayenin nitelikli hale getirilmesinin önem arz ettiği ve ekonomik büyüme üzerinde olumlu etki oluşturduğu söylenebilir.
Since the late 1980s, human capital has begun to appear in growth literature as one of the sources of economic growth. The increase in human capital increases the rate of capital investment by increasing the growth. In particular, human capital is one of the important factors in developing countries such as Turkey in achieving their development by providing sustainable growth. In this study, human capital and growth relationships have been studied empirically in the example of Turkey. The study examined the causal relationship between the two variable educational spending used to represent human capital and the spending on professional, scientific and technical activities and the non-profit domestic income (GDP) for the period 1998:Q1 and 2016:Q2. The results of the analysis show that GDP and expenditure for professional, scientific and technical activities are dual, and that GDP and education expenditure have a one-way causal relationship. In this context, it can be said that education expenditure in Turkey or more generally the qualification of human capital is important and has a positive impact on economic growth.
Alan : Eğitim Bilimleri; Güzel Sanatlar; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|