Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 75
 İndirme 33
Yeni Calisma Yasaminin 3dsi Ekseninde Anavatan Partisi’nin Neoliberal Egilimli Politikalarinin İsgucu Piyasalarina Etkileri
2017
Dergi:  
ODU Journal of Social Sciences Research
Yazar:  
Özet:

Bu çalışmanın amacı Anavatan Partisi’nin neoliberal eğilimli politikalarının işgücü piyasalarına etkilerini incelemektir. Anavatan Partisi’nin iktidara geldiği 1980’li yıllar küreselleşmenin ve neoliberalizmin güçlenen etkisi nedeniyle ekonomi politikalarının değişim ve dönüşüm yaşadığı dönemin özelliklerini içermektedir. Bir taraftan dünyada sınırların kalkarak herkesin her şeyi çok kısa bir süre içerisinde öğrendiği bir sürecin etkileri tartışılırken diğer taraftan da 1973 Petrol Krizi’nin etkisiyle ekonomi-politiğin “neoliberal” eksende şekillendiği gözlenmektedir. Neoliberal politikalar nedeniyle devletin küçülmesi ve marjinal hale gelmesi sosyal politikayı ve sosyal sorunları da marjinalleştirirken özel sektör ve sermaye kesimi iktisadi piyasalarda olduğu gibi işgücü piyasalarında da hükümranlığını tesis etmiştir. Nitekim devletin küçüldüğü ve devletin “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” ilkesi çerçevesinde sosyal, iktisadi ve politik yapı üzerindeki etkisinin minimal hale gelmesi sosyal politikayı ve işgücü piyasalarını da daha savunmasız ve güçsüz bir alana dönüştürecektir. Çünkü sosyal politikayı hükümetler eliyle geliştiren, yöneten ve denetleyen devlet aygıtından başkası değildir. Devletin sosyal sorunların çözümünde elindeki inisiyatifi kaybetmesi sosyal politikanın etkinliğinin azalmasına; o nispette sermayenin dayatmalarının artmasına neden olacaktır.  Kısacası devlet sistem içerisinde güçlü ve baskın ise sosyal politikalarda etkin ve etkilidir. Mal, hizmet ve sermayenin tek elden yönetimi anlamında kullanılan küreselleşmenin neden olduğu “rekabet” baskısı da işgücü piyasalarını derinden etkileyen temel gelişmeler içerisindeki yerini almıştır. Endüstri ilişkiler sistematiği içerisinde işverenin rekabet edebilmesi için tek ve yegâne kaygısının kâr maksimizasyonu ve maliyet minimizasyonu olduğu düşüncesinden hareketle işverene göre kârı azaltacak ve maliyeti arttıracak tek faktör emektir. O nedenle emeğin elde ettiği ücret geliri azaltılmalı ya da tensikat yapılarak daha az işçi istihdam edilmelidir. Dinamik bir alan olarak işgücü piyasaları arz ve talep kuralları çerçevesinde şekillenmektedir. Siyaseti kontrol edenin işgücü piyasalarını da kontrol edeceği düşüncesinden hareketle işgücü piyasalarının yönetiminde siyasi inisiyatifler oldukça önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle Anavatan Partisi tarafından geliştirilen politikalar ciddi anlamda işgücü piyasalarının yapılarını etkilemiştir. Nitekim 1980’li yıllarda işgücü piyasalarında köklü değişimlere tanıklık edilmiştir. Öncelikle 24 Ocak Kararlarıyla o dönem hükümetinin benimsediği neoliberal politikalar sayesinde Türk Ekonomisi küresel sisteme entegre olmak amacıyla bir inisiyatif almıştır. Neoliberal politikaların uygulamaya konulmasıyla beraber devlet küçülmüş ve büyüme ve kalkınmanın önünde bir tür ‘engel’ olarak görülmeye başlanmış; fakat özel sektör ise her geçen gün büyümüştür. Büyüme ve kalkınma özel sektörün girişimleri sayesinde gerçekleşecek sermaye birikimine bağlıdır. 1980’den sonra devlet iktisadi piyasalara ve içtimai hayata müdahale etmekten vazgeçmiştir. İlaveten farklılıkları görmezlikten gelerek dünyayı tek ve yegâne bir parçaya dönüştüren küreselleşme süreci de bu trende ivme kazandıran bir başka realite olmuştur. Küreselleşmenin sonucunda gerçekleşen bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen gelişmelerin katkısıyla dünya herkesin her şeyden haberdar olduğu küçük bir yapıya dönüşmüştür. Ayrıca küreselleşme, dayattığı rekabet anlayışıyla işverenler açısından işgücününbüyük maliyet unsuru olarak görülmesine de zemin hazırlamıştır. Söz konusu bu gelişmeler işgücü piyasalarının da yapısını değişime uğratmış; işçi merkezli bir endüstri ilişkileri sistematiği yerine başta işçiyi ve ücret gelirlerini önemsizleştiren işveren merkezli bir çalışma anlayışı tesis edilmiştir. Bununla birlikte işçiyi marjinalleştiren, alınıp satılan ve kiralanan bir ‘meta’ haline getiren esnek çalışma anlayışı başta olmak üzere yeni çalışma biçimleri de ortaya çıkmıştır. Çalışma iki bölümden meydana gelmektedir. Birinci bölümde politika kavramından hareketle Anavatan Partisi’nin 24 Ocak Kararları ve 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi sonrasında uygulamaya koyduğu neoliberal politikalar ele alınmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde ise söz konusu bu politikaların işgücü piyasaları üzerindeki etkileri tartışılmıştır.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
ODU Journal of Social Sciences Research

Alan :   Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 996
Atıf : 2.253
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini