
Türk-Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
Yazarlar: Joachim KRETSCHMER
Konular:Hukuk
Anahtar Kelimeler:Bireysel ceza sorumluluğu,Organisationsherrschaft,Örgüt organizasyonuna bağlı hakimiyet,Doğrudan failin sorumluluğu
Özet: StGB madde 25/I uyarınca “Bir suçu bizzat işleyen veya başkasını araç olarak kullanan kişi fail olarak cezalandırılır.” Uluslararası Ceza Divanı Roma Statüsü madde 25/3(a) uyarınca: “tek başına veya diğer şahsın cezai sorumluluğu olsun olmasın başka bir şahısla müştereken veya başka bir şahıs vasıtasıyla suç işlemesi halinde, cezalandırılabilecektir.”Uluslararası ve Alman ceza hukuku öğretisinde “Organisationsherrschaft” (örgüt organizasyonuna bağlı hakimiyet) kuramı bulunmaktadır: Arka planda bulunan kişi, hiyerarşik gücün organize unsurları vasıtasıyla, doğrudan failleri kontrol etmektedir. Doğrudan fail ceza hukuku bakımından kusur yeteneğine sahip olmakla birlikte, bu kontrol eksikliği arka planda bulunan kişinin- diktatör, Mafya lideri veya yönetim kurulunun - kontrolü vasıtasıyla giderilebilir. Nitekim, örgütün hakimiyeti, doğrudan failin hareket özgürlüğü ve cezai sorumluluğu ile çatışmaktadır. Bu tartışma „Organisationsherrschaft” öğretisinin uygulama alanına ilişkindir. BGH bu kuramı kamu görevlileri tarafından işlenen suçlar, örgütlü suçların yanı sıra beyaz-yaka suçlarına da uygulamaktadır. Bu farklılık, çoğunlukla ticari düşüncenin hukuki temellere sahip olmasından kaynaklanmaktadır.